info@neslihanaslihan.com

Teknoloji̇ Bağımlılığı
Buradasınız: Anasayfa / Blogum
5 Eylül 2022, Pazartesi
Teknoloji Bağımlılığı
Teknoloji Bağımlılığı

Yılın son ayını oldukça gündemde olan bir konuyu ele alarak bütün  ebeveynlerin dikkatini teknoloji bağımlılığında anne baba tutumlarına çekmek istiyorum.Teknoloji bağımlılığından bahsetmeden önce genel bir bağımlılık tanımına bakalım. Herhangi bir şeyi yapmadan duramama ve yapılmadığında yoksunluk belirtileri gösterilen durumdur. Aslında sigara veya maddeye  olan bağımlılıktan league of legends'e bağımlılığın hiç bir farkı yoktur.  Bilgisayar oyunları tamamen ödül prensibiyle çalışırlar ve oyuncuları kendilerine bağlarlar.  Dopamin adı verilen mutluluk hormonu aldığınız her kill de kazandığınız her fightta salgılanır ve siz de bunu tekrar yapmak istersiniz  çünkü mutlu olursunuz.Bir de bakmışsınız ki bütün gün ekran başındasınız... Araştırmalar çocukların anne babalarından alamadıkları ödülleri sanal alemden alarak kişisel tatmin sağladıkları, bunun da zamanla psikolojik ve fiziksel birçok olumsuzluğa neden olduğunu göstermektedir. 

Bilgisayar oyunlarının  başlangıçta olumsuz etkileri olduğu düşünülse de, son dönem yapılan araştırmaların çoğu, olumlu etkilerden bahsetmeye başladı. Yeni bir araştırma da, oyunların beyindeki gri maddeyi büyüttüğünü gösteriyor. Gri madde kas kontrolü, hafıza, dil ve algıları kontrol ediyor etmesine de  aşırı dopamin salınan bünyelerde ise dikkat dağınıklığı, sosyal iletişimde güçlükler anlamsız veya konuyla alakasız cümleler, kişisel bakım ihmali  ,gezme isteğini kaybetme ,sürekli gülme, her şeyi alaya alma ki bu durum genelde ergenliğe yorulur dikkat !- zaman zaman istemsiz kasılmalar, kontrol dışı hareketler etrafta kimseler yokken sanki birileri dokunuyormuşcasına hissetmek gibi  etkiler görülebilir. 

Kimyasal ve eylemsel bağımlılık olarak ayırmamız mümkündür bağımlılığı . Eylemsel olanı yani teknoloji ve oyun bağımlılığı  bize çok zararlıymış gibi görünmediği için kimyasal bir bağımlılığa gösterdiğimiz tutumu göstermeyiz.Peki çocuğumuz bağımlı mı yoksa kötüye kullanım mı söz konusu?  Çocuklarımızı misafirlerimizle rahat sohbet edelim diye odalarında neyle başabaşa bıraktığımızın farkında mıyız acaba? Ya ekran başına yemek servisi yapıyorsak ? Gözlerde yanma ,boyun kaslarında ağrı ve sertleşme ,beden duruşunda bozukluk ,elde uyuşukluk ,halsizlik gözlemliyorsanız sinyalleri ciddiye almanızı öneririm. Beş dakika daha ,biraz sonra bitecek cümleleri ve yalanlar başlamışsa teknoloji bağımlılığı belirtileri de başlamış demektir.

Günümüz çocuklarının sıkışmış olduğu apartman kültürü ve oyunların değişmesi nedeniyle ders dışı zamanlarda önerilen  okul öncesi yaş grubu için günde 30 dakikayı geçmeyecek şekilde internet kullanımı yeterlidir. İlköğretimin ilk 4 yılında ödev haricinde oyun ve eğlence için günlük 45 dakika zaman ayrılmalıdır. Sonraki yıllarda hafta sonu daha esnek olmakla birlikte günde 1 saat kullanım uygundur. Lise çağında da günlük 2 saat yeterlidir. 2 yaşından küçük çocukların internet, tv ya da bilgisayarla karşılaşması uygun değildir.

Çocuklara ve ergenlere zamanı planlama ve kullanma konusunda yardımcı olunmalı, aile oyunları ile çocukların önemsendiklerini hissetmeleri için  iletişim canlı tutulmalıdır. Her istediği ebeveynlerince karşılanan çocukların sabır ve dayanıklılık  geliştirememesi normaldir. Yetişkinlik hayatlarında bu beceriler kendiliğinden oluşmayacağına göre çocuklarımızın bir erkek ,bir kadın, bir madde veya  sanal aleme bağlanarak mutlu olmaya çalışmalarının  bizim yarattığımız  olumsuz bir bağlanmanın tekrarı olduğunu unutmadan özerk bireyler yetiştirmek için ne  baskıcı ne de sınırsız bir tutum sergilemeliyiz.Bağımlı olmadan bağlanabileceğimiz günler dileğiyle.